ENG
ENG
Bütün Kredi Kartlarım; Şimdi Dolaba Giriyorsunuz!

Bütün Kredi Kartlarım; Şimdi Dolaba Giriyorsunuz!

Bir alışverişkolik olduğumuzu nasıl anlarız?

  • 1. Paramız olduğunda, bir kısmını ya da hepsini hemen ve MUTLAKA harcıyorsak,
  • 2. Günün stresini alışverişle giderebiliyorsak,
  • 3. Durduk yerde ÇOK kuvvetli bir alışverişe çıkma isteği duyuyorsak,
  • 4. Alışverişte olduğumuz anlar gözümüzde canlanıyorsa,
  • 5. Gereksiz bir şey aldığımızda, sonrasında suçluluk hissediyorsak,
  • 6. Gizli dehlizlerimizde, kimseye göstermediğimiz etiketli ve hatta poşetinden çıkmamış “ganimetler” varsa,
  • 7. Paramızın azalması, ihtiyacımız olmayan bir şeyi almamıza engel değilse,
  • 8. Kredi kartı ekstrelerimize bakmaya tahammülümüz yok ise,

Büyük olasılıkla “alışverişkolik“, yani alışveriş bağımlısı olmuşuzdur.


Alışveriş bağımlılığını yenmek nasıl bir süreç?


Herkesin süreci farklı, ama ben kendi sürecimi sizlerle burada paylaşayım:


Evde çok eşya olması, dolapların dolup taşması, bende oldum olası bir “üst-üste olma hali, bir sıkışıklık” hissi yaratmıştır.


Daha gerekli şeyleri alırsam, dolaplarımın, odalarımın ferahlayacağı, giysilerimin daha az sıkışık duracağı, onları görüp, aralarından seçmenin daha kolay olacağı gerçeğine ve aşağıdaki aksiyonlara odaklandım.


  • 1. Sadece bir şeye ihtiyaç duyduğumda alışverişe gitmeye başladım. “Bakayım, neler var?” diye değil..
  • 2. Dürtüsel alışverişi azaltmak için, artık kredi kartlarımı cüzdanımda değil, evde tutuyorum. Buna alışmam zaman aldı, ama artık kredi kartım olmadan kendimi çıplak hissetmiyorum.
  • 3. Bir dükkanda çok almak istediğim bir şey görünce, oradan biraz uzaklaşıyorum. Genelde kendime bir yarım saat tanıyorum. O sürede, dolaşmaya devam ediyorum, tuvalete gidiyorum veya bir kafeye oturup bir çay içiyorum. Yarım saatin sonunda içimi yokluyorum. Çoğunlukla, “acil alma isteği” geçmiş oluyor. Halen istek çok güçlü ise, o zaman gidip alıyorum. Her halükarda, “ satın alma olasılığımı” azaltmış oluyorum. Bu da kendime güvenimi bana geri veriyor.
  • 4. “Sadece indirimde olduğu için” bir şey almayı bıraktım .
  • 5. Aynı işi görecek başka giysim varsa, bir tane daha almıyorum. ( Örneğin: üç tane siyah V- yaka tişörtüm varsa, dördüncüsünü almıyorum).

Bu sonuncusu bende en etkili olan yöntem!


Alışveriş yapma dürtüsü içimde oluşmaya başladığında, hemen kendime soruyorum:


“Bu yoğun istek, bana hangi tatmin olmamış duygumu gösteriyor?”


Cevap “yalnızlık” ise, bir arkadaşıma telefon edip sohbet ediyorum. Çoğu zaman telefonu kapattığımda, alışveriş fikri kafamdan uçup gitmiş oluyor.


Cevap “hüzün” ise, beni en neşelendiren şarkıyı çalıyorum iPod’umda. Bakıyorum dansetmeye başlamışım. Birkaç oynak şarkı sonra enerjim yükselmiş oluyor. “Pembe elbisemin altına uygun pembe ayakkabı yokmuş, ne gam! Beyaz ya da dore babetlerimi giyerim ayol!” derken buluyorum kendimi.


İş stresi mi? Ertesi günkü toplantı beni geriyor da alışverişe çıkıp rahatlamak istiyorsam, hemen “beni başka ne rahatlatır?” diye soruyorum kendime. Genellikle de ılık bir duş ve güzel çiçek kokulu vücut kremim çözüyor olayı.


Siz de size en iyi neyin geleceğini biliyorsunuz:


Kendinize önce bir şans verin. Hemen alışverişe çıkmak yerine, size iyi gelecek o şeyi yapın.


Sonrasında da bir duruma bakın.


Kucak dolusu sevgiler,


Rana

PAYLAŞ
BENİ TAKİP EDİN
Rana Beri