Elalem Ne Der?
Hangimiz çekmedik ki bu “Elalem Ne Der?” lafından. Hangimiz duymadık ve bastırmadık bir şeyleri. Her kimse o elalem denilen şey, kimse görmedi, kimse tanışmadı ama herkesin hayatını bir şekilde mahvetti. Hepimizin hayatında başkalarının görüşleri bir çok kere bizim isteklerimizden daha önemli oldu. Yaratıcı bir çok fikir daha doğmadan bu yüzden öldü. Farklı yaşanabilecek bir çok hayat sıradanlık içerisinde yaşandı ve bitti.
İşte bir çok proje “Elalem Ne Der?” yüzünden ortaya çıkamadı. Ve bir çok insan fikrini söyleyemeden yaşamını sürdürdü. Bu halen bir çok yerde böyle devam ediyor. Hangimiz bir çok şeyi bu yüzden ertelemiyor ya da rafa kaldırmıyor?
Elalem ne der? Türkçemizde "mahalle baskısı" olarak da geçen bir kavram. Çevremizdekilerin görüşlerinin, yargılarının bizimkilerden daha değerli olduğu varsayımına dayanıyor. Mahallede göze batmamak, çıkıntılık yapmamak adına sıradanlık tercih ediliyor.
Bunun sonucu olarak da bir çok duygu, düşünce, görüş ifade edilmeden yok oluyor. Peki var mı bunun çözümü? Tek bir çözüm kesin çözüm olmasa da çocuklarımızla konuşurken onların bu dış referansını değil de iç referansını güçlendirmek gelecek nesiller için bir çözüm olabilir. Kendi duygu ve düşüncelerini fark eden ve başkasına zarar vermediği sürece bunları hayata geçiren her insan toplumun mahalle baskısından bir adım daha uzaklaşmasına katkıda bulunabilir.