ENG
ENG
Hayattaki Önceliklerin  Arasında Sen Kaçıncı Sıradasın?

Hayattaki Önceliklerin Arasında Sen Kaçıncı Sıradasın?

Bugüne kadar hiç düşündün mü?

Çocukların, eşin, annen, baban,kardeşlerin, akrabaların, arkadaşların ve hatta işin; her şey senin için senden daha mı önce geliyor yoksa sen kendini bunların en başına mı koyuyorsun? 🤔


Kendini sonlarda bırakmayı marifet sayanlardan mısın? 

 

Halbuki sen kendini sonlara bıraktıkça sana hiç enerji kalmıyor. Bunun farkında mısın? 

 

Genellikle yakın çevrenin istek ve ihtiyaçlarını çok önemsiyorsun. Özellikle anne veya evlat rollerin, sana ihtiyaç duyulduğunda hemen ön plana çıkıyor, başka tüm önceliklerini unutuyorsun ve insanlara yardıma koşuyorsun. Bu davranış şekli hepimizin hayatında var. Ben de buna dahilim. Bu davranışı istersen yakından inceleyelim: Sana yıllarca öğretildiği üzere “Vermek” öncelikli davranışın. Kendini düşünmek ve ön plana almak sana “bencillik” olarak öğretilmiş. Doğal olarak sen de bencil insan damgası yememek adına belki de kendi ihtiyaçlarını göz ardı edip, önce başkalarına yardımcı olmaya çalışıyorsun. 

 

Bu durumda ortaya şöyle bir tablo çıkıyor. Kendi ihtiyaçlarını, isteklerini tam olarak fark edip onları tam olarak tatmin etmeden başkasına yardıma gidiyorsun. Senin ihtiyaçların karşılanmadığı gibi başkalarının senden devamlı böyle bir beklentiye girmesine sebep oluyorsun. Hem senin ihtiyaçların yarım kalıyor hem de sana bağımlı insanlar üretiyorsun. Duruma objektif olarak baktığında, aslında ne kendini ne de başkasına tam olarak yarar sağlayabiliyorsun. 


Bu gerçeğin farkına vardığın zaman yavaş yavaş şunu söylemeye başlıyorsun: “Ancak ben kendime öncelik verdiğimde ve kendimi şifalandırdığımda diğerlerine tam olarak yararım olabilir.” Bu farkındalık sayesinde sıralama yavaş yavaş değişmeye başlayabilir. Hayatındaki öncelikler sıralamasında hemen 1 numaraya gelmesen bile yavaş yavaş 2 veya 3 olabilirsin. Zaten aslolan, her koşulda 1 numara olmak değil ama asıl hak ettiğimiz yerin orası olduğunu bilmek değil mi?

Senelerce hep en sonda olmayı marifet bildin. Sana öğretilen oydu. Senden başka herkesin her şeyi tam olduktan sonra sıra sana gelebilirdi. Oysa şimdi bu yeni farkındalıkla kendine ve de hayatındakilerin kendi güçlerini fark etmesine katkıda bulunabilirsin. 

 

Önceliklerine bu yeni bakış açısı, çevren tarafından doğal olarak kuşku ile karşılanabilir. İlk zamanlar alıştıkları ilgiyi göremeyen akraba ve arkadaşlar bu ilgiyi geri almak için mücadeleye girebilir. Bu mücadele içinde neler olabilir? 

  • Seni suçlu hissettirmek 
  • Sensiz bir şey yapamadıklarını göstermek 
  • Yeni tercihlerini sorgulamak
  • Seni bencillikle suçlamak
  • Mesafe koymak 
  • Küsmek(!)

Tüm bu tepkileri sürecin doğal bir parçası olarak kabullenmen sakince yolunda devam etmen onlara olan sevgini hiç eksiltmeden ama aynı zamanda da kararlı duruşunla kendine sahip çıkman aslında uzun vadede herkesin iyiliğinedir. Bir süre sonra onlar da kendi ihtiyaçlarını karşılamak adına harekete geçip aslında içlerinde var olan ama hiç temas kurmadıkları kaynakları bulup kendi enerjileri ile yaşama mutluluğunu tadabilirler. 

PAYLAŞ
BENİ TAKİP EDİN
Rana Beri